Yazlık Evinizin Bakımı

Havalar ısınıyor, bir kaç ay içinde yazlığa dönüşler başlıyor. Hem konfor hem de güvenlik açısından yazlık evinizde gerekli bakımları yaptırdınız mı?
Yazlık Evinizin Bakımı

Havalar ısınıyor, bir kaç ay içinde yazlığa dönüşler başlıyor. Hem konfor hem de güvenlik açısından yazlık evinizde gerekli bakımları yaptırdınız mı? Daha serin, sakin ve güvenli bir yaz için “yalıtımı” unutmayın…

İlkbahar ve yaz aylarında konaklanan evler kış boyu bakımsız kalıyor. Özellikle de rutubetli bölgelerde bulunan yazlıklar bir de sert geçen kış mevsiminin etkisiyle yıpranıyor. Bununla birlikte yalıtımsız yazlık evlerde sıcağın etkisi daha çok hissediliyor. Serin bir ortam elde etmek için açılan klimalar ise enerji tüketimini ve elektrik faturalarını artırıyor. İzocam, yalıtım ile yazlık evlerin ömrünün uzatılabileceği ve iç ortam serinliğinin uzun süre korunabileceği konusunda ev sahiplerini uyarıyor.

İlkbahar’ın gelişiyle birlikte yaz için hazırlıklar başladı. Yazlıklar da bu hazırlık içerisindeki yerini aldı ve daha konforlu şartlara ulaşmak için yapılacak tadilatlar gözden geçiriliyor. Kış aylarında boş kalan yazlık evler, yeterince korunaklı elden geçirilirse her sezonda yeni bir bakım daha yapılması da gerekmeyecek. Yazlık evlerin daha planlı inşa edilmesi ve daha iyi korunması için ilk sırada yer alan işlem ise “yalıtım”…

Yazlık binalarda ya da sıcak iklim bölgelerindeki binalarda yapılan yalıtım uygulamaları ile tüketilen enerjiden tasarruf edilirken yapı kabuğunu oluşturan cepheler ve çatı yüzeyleri dış atmosferik şartlarının olumsuz etkilerinden korunuyor ve binaların daha uzun ömürlü olması sağlanıyor. Uzun süre boş kalan yazlıklarda, iç ve dış ortam sıcaklık farklılığı nedeniyle  rutubet gerçekleşir. Rutubet de; nem, küf, mantar gibi anti hijyenik oluşumları beraberinde getiriyor. Yazlıklarda oluşabilecek bu ısı köprülerinin hijyen ve iç ortam konforu için mutlaka engellenmesi gerekiyor. Yalıtım uygulanması halinde bu ısı köprüleri ortadan kalkıyor, rutubet ve yoğuşma nedeniyle tavan ve duvarlarda oluşabilecek nem, küf mantar da önlenebiliyor.

Diğer yandan ülkemizde ısı yalıtımı denildiğinde, soğuğa karşı alınması gereken önlemler değerlendiriliyor, sıcak iklimli bölgelerde ısı yalıtımı gereksiz görülüyor ya da yeterince önem verilmiyor. Oysa gerçekte durumun tam tersi olduğunu söylemek mümkün… Bunaltıcı sıcaklarda soğutma işlemi ısıtma işleminden daha masraflı oluyor. Yalıtımsız ya da yeterli kalınlıkta yalıtımı bulunmayan yazlık evlerde sürekli çalışan klimalar hem yüksek enerji tüketimine hem de elektrik faturalarının artmasına neden oluyor. “Daha kalın” yalıtım malzemesi kullanımı, sistemdeki diğer maliyetleri yükseltmeden, tasarrufun orantılı bir şekilde artırılmasını sağlıyor.

Sadece belirli bir dönem kullanılan yazlıkların yalıtıma daha çok ihtiyaç duyduğunu belirten İzocam Satış ve Pazarlamadan Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı Fatih Öktem; “Kış boyunca terk edilmiş halde kalan yazlıklar, kışın olumsuzluklarından ve geniş sıcaklık aralığında değişim gösteren dış ortam koşullarından daha fazla etkileniyor. Yağan yağmurlar çatılarda akma yapabiliyor, bazı duvarlar suyu içeri çekebiliyor ve evler uzun süre bu şekilde kalabiliyor. Bu gibi durumlar ise tamir ve bakım masraflarının artırmanın yanı sıra evlerde giderilmesi güç hasara da sebebiyet veriyor. Yaşanılan olumsuz durumlara karşı en iyi çözüm ise TS-825 Binalarda Isı Yalıtım Kuralları Standardı kapsamında tüm dış duvarların çepeçevre İzocam Manto Dış Cephe Yalıtım Sistemleri ile yalıtılması, çatıların ise eğimli çatılarda çatı arası kullanılan ve kullanılmayan duruma göre İzocam Camyünü Çatı Şiltesi ya da İzocam Mertek Arası Şiltesi ile yalıtılması, düz teras çatılarda ise İzocam Foamboard ısı yalıtım levhasının (XPS) su yalıtımı ile birlikte bir sistem içerisinde doğru bir şekilde kullanılması olacaktır. Yalıtım, yapı elemanlarının geniş sıcaklık aralığında çalışmasını ve dolayısıyla ısıl gerilmelerle oluşabilecek hasarları da önlemiş olacaktır.” dedi.

Öktem, “Kalın yalıtım, yaz aylarında klima kullanımından kaynaklı enerji tüketimini azaltacaktır. Bodrum’da, Antalya’da ya da Çeşme’de yer alan bir evin en az İstanbul’dakiler kadar yalıtıma ihtiyacı bulunuyor. Yalıtım kalınlıklarına baktığımızda, bu değerler illerin, hatta ilçelerin konumlarına göre değişiklik gösteriyor. Örneğin Datça’da yer alan bir yazlıkta duvarlarda asgari 6 cm ve çatılarda en az 10 cm yalıtımın yapılması gerekiyor. Bu kalınlıklar Fethiye, Datça, Marmaris ve Gökova gibi yazın gözbebeği olan diğer ileçlerimiz için de geçerli... Yanlız, daha çok enerji tasarrufu sağlamak ve daha iyi iç ortam şartlarına ulaşmak için mevsim koşullarına uygun olarak yapılan kalın yalıtımın mutlaka yönetmelikler doğrultusunda, hatta bu yönetmeliklerin belirlediği rakamların üzerinde uygulanması gerekir. Bu şekilde uygulanan kalın yalıtımla tam bir koruma sağlanabilir ve daha konforlu yazlık evlere sahip olunabilir” şeklinde konuştu.